Lord Byron Mutsuzluğu: Bertrand Russel’ın  ‘’Mutlu Olma Sanatı’’ adlı kitabında bahsettiği mutsuzluk türüdür. Lord Byron, pek çok konuda bilgi sahibi olmanın ve yaşamın acı yüzüyle insanın entelektüel bir oluş içerisinde karşılaştığını ve bu durumun insanda derin bir mutsuzluk ve genel bir melankoli durumun hakim olmasına sebebiyet verdiğini savunur. Özünde insan bildikçe, entelektüel birikimi arttıkça melankolik bir ruh halinin teslimiyetine girer.

1984 ve Cehaletin Toplumsal Gücü: George Orwell’in ‘’1984’’ adlı eseri şüphesiz felsefe ve edebiyat dünyasının en çarpıcı distopik romanıydı. Büyük Bilader denilen karakter dönemin despotik diktatörlüklerinin iktidarı nasıl elinde barındırdığını, halkı nasıl tahakküm altına aldığını ve halkın neden buna sessiz kaldığını roman vurucu bir gerçeklikle okuyucuya sunar. Romanın en çok değindiği dört ana başlık vardır, biz bu başlıklara ‘’tahakküm’’ başlıkları diyelim, bunlar şu şekildedir;

1- Propaganda

2- Beyin Yıkama

3- Cehalet

4- Korku İktidarı

Propaganda; romanda özellikle işlenen bir kısım ve aslında bireylerin mevcut siyasal iktidara başkaldırmamasının temel sebeplerinden biri bu. Propagandaya sorgulamadan inanmak ve propagandaya maruz kalma sonucu aidiyet duygusu ile sorgulamamış yığınlara teslim olan insanlar romanda siyasal gücün ekmeğine yağ süren topluluk olmuştur. Özellikle bu aidiyet vurgusu ve sorgusuz maruz kalınanı kabule etme durumu tarihteki aşırı milliyetçi ve ırkçı despotik yönetimlerin ya da ABD gibi kapital çıkarlar yani toplumsal sermaye adı verilen yalanın temele alındığı ortak çıkarcı toplumlarda görülür.

Beyin Yıkama; bu metot romanda klasik bir ifade özgürlüğüne vurulan ket olarak değil direkt olarak siyasal rejime karşı çıkacak doktirinlerin ve önermelerin bazı kelimelerin yasaklanması vasıtasıyla engellendiğini görüyoruz. Bu da demek oluyor ki romanda işlenen mesele ifade özgürlüğü değil tam manasıyla düşünme, muhakeme etme ve sorgulama özgürlüğünün kısıtlanmasıdır.

Cehalet; romanda eğitimsiz insan yığınlarının hem propaganda hem de beyin yıkama aracılığı ile sorgulama yetisini kaybettiğini görüyoruz. Aslında gücü elinde bulundurmak isteyen siyasal rejimlerin halkı bile isteye cahilliğe mahkum ettiği acı bir realite.

Korku İktidarı; romanda Büyük Bilader yani despotik diktatör, her yere ülkenin ve doktirinlerin güvenliği adı altında kamera yerleştiriyor. Halkı her anında izliyor, yasaklar koyuyor hatta insanların mahremine bile giriyor. Bu durum devletin ve siyasal gücün nefesini sürekli halkın ensesinde hissettirmesi durumudur. Bunun yanında aslında iktidarın korkusu, paranoyası sonucu yaptığı şeyler halkın da korkusuna dönüşüyor o halde diyebiliriz ki korku karşılıklı bir paranoyaya sebebiyet verir ve sadece fizik kanunlarında değil sosyolojide de Newton’ın etkiye karşı tepki yasası reddedilemeyecek bir gerçektir.

Hakikatin Mutsuzluğu: Nietzsche, Sartre, Herakleitos, Schopenhauer, Voltaire, J.J. Rousseau ve nicelerinin tanıklık ettiği üzere hakikatin peşinden giden insanların, tutkularının ve istencinin açtığı yolu izleyenlerin çektiği mutsuzluk türüdür. Sahte değil istediği gibi bir insan olanların, tek tip değil kendine özgü ve özgür olanların, varoluşunu yüceltmek isteyenlerin yaşadığı mutsuzluktur bu. Bu mutsuzluğun bir diğer sebebi de insanlar için marjinal bir görünümün, insanlar üzerinde bıraktığı olumsuz etkidir. Bir noktada entelektüel birikimin sizi yalnızlaştırması sizi mutsuz eden etmenlerden biri haline gelir. Nietzsche’in ‘’Böyle Buyurdu Zerdüşt’’ kitabında, Sartre’ın ‘’Bulantı’’ kitabında, Herakleitos’un ‘’Kırık Taşlar’’ da, Schopenhauer’ın neredeyse tüm eserlerinde, Voltaire’in ‘’Cahil Filozof’’ unda ve J.J. Rousseau’nun ‘’Yalnız Gezerin Düşleri’’ kitabında hissettirdiği mutsuzluk durumu aslında genel ve ortak bir bireysellik anlayışının yine tüm filozof, bilim insanı ve sanatçılarda ortak görünen melankolik ruh durumunun sebebidir.

“Hakikati arayacak her kim olursa olsun zulüm görecek. O halde karanlıklar içerisinde tembel tembel oturmalı mı?”

Voltaire – Cahil Filozof

-Thalés Llueve

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir